Mehmet YİRUN-Şafak TAŞOYAR/TEKİRDAĞ, (DHA)- HATAY’dan Tekirdağ’a gelerek hastanede tedavi olan Vedat Gündüz (42), depremden dakikalar önce kızı Duygu’nun su istemesi ile uyandığını belirterek, “Birden böyle rüzgar gibi bir dalga bizi alıp, götürdü. Beşik gibi epeyce salladık” dedi.
Kahramanmaraş merkezli depremlerde yaralanan bazı afetzedeler, Tekirdağ’ın Çorlu ilçesine gelerek devlet hastanes’nde tedaviye alındı. Burada tedavi gören depremzedelerden Kırıkhan Belediyesi çalışanı Vedat Gündüz, eşi Ayşegül, çocukları Şekernaz (10), Duygu (6), İhsan Mert (3) annesi Saadet Gündüz (85) ile yıkılan tek katlı evlerinde kurtulmayı başardı.
‘KÜTÜR KÜTÜR DİYE YIKIMLAR BAŞLADI’
Depremden dakikalar önce kızları Duygu’nun su istemesi ile uyandıklarını belirten Vedat Gündüz, “Eşim ile birlikte kalkıp su verdik. Kızım su içtikten sonra uyumaya çalışırken 5-6 dakika sonra deprem oldu. Birden böyle rüzgar gibi bir dalga bizi alıp, götürdü. Beşik gibi epeyce salladık. Hanıma baktım, ‘Hemen çocukları al, dışarıya kaç, deprem’ dedim.
Hanım çocukları alıp çıktı, annemin odası da karşı taraftaydın. Ben de onun odasına kaçtım, elektrikler kesikti, annemin ayağı sakattı. Omuzlarından kucaklamak isterken bu sefer tekrar bir deprem oldu. Bu kez kütür kütür diye yıkımlar başladı. Yıkım başlayınca ben bir tarafa, annem bir tarafa savruldu. Tabii sürünerek dışarıya kaçtım. Dışarıda olanlara ‘Allah rızası için annemi kurtarın’ diye bağırmaya başladım.
Dışarıda yağmur, fırtına o şekilde devam ediyordu. Tabii zor bir şekilde annemi de dışarıya çıkardılar. Her yer çok kötüydü. Ayağım çok kötüydü, sallantının şiddetiyle yere düşünce ayağım kırıldı. Karşımızda amcamın evi vardı. Gelen o sesleri duyunca amcamın evinin yıkıldığını zannettim. Enkaz atında yakınlarım, akrabalarım, 10’dan fazla kişiyi kaybettim” dedi.
‘İKİNCİ DEPREMDE HASTANE YIKILIYOR SANDIM’
Yakınlarınce İskenderun’da hastaneye götürüldüğünü belirten Gündüz, “Ayağımda büyük şişlik meydana gelmesi üzerine beni İskenderun Gelişim Hastanesi’ne götürdüler. Ortopedi bölümünde yatıyordum. Sonra doktor bana, ‘Gereken tedavini evde yap’ dedi.
Dışarıya çıktım, arabanın içinde bekliyordum, ikinci depreme yakalandım. Hemen amcamın oğluna, ‘Arabayı çek’ dedim. Öyle bir sallantı ki; hem araba hem de bina sallanıyordu. Hastane yıkılıyor sandım. Bina üzerimize düşmesin diye arabayı çektirdim. İkinci depreme de böyle yakalandım. Çok büyük bir korku, ikinci kıyameti yaşadık diyebilirim. Düşünün ki, akrabalarınız, arkadaşlarınız, samimi dostlarınızın evlerinin yıkılmış. Çok kötü bir felaket yaşadık” diye konuştu.
Depremde yıkılan evlerinden çocuklarını alarak dışarıya çıkan Vedat Gündüz’ün eşi Ayşegül Gündüz ise “Korkunun en büyüğünü yaşadık. Çocuklarımı alıp, çıktım. Eşim, kayınvalidem için tekrar içeriye girdi. O anda ikisi birlikte yere düştüler. Onları dışarıya çok zor çıkarttık. Allah, kimsenin başına vermesin; çok kötü bir acıydı. İnşallah bir daha böyle bir şey yaşamayız, çok kötüydü” dedi. (DHA)