
EMİR TİMUR: TÜRK’ÜN ÇELİK İRADESİ VE DÜNYAYA VERDİĞİ DERS
İbrahim Murat Gündüz
Türklük, tarihin her döneminde azametle, vakarla ve çelik iradeyle var olmuştur. Türk’ün bileği bükülmemiş, düşmanlarının ise sonu hep hüsran olmuştur. İşte bu azametin en büyük örneklerinden biri de Emir Timur’dur. Türk’ün sarsılmaz kudretini dünyaya haykıran, Fars’tan Hindistan’a, Altın Orda’dan Osmanlı’ya kadar uzanan geniş bir coğrafyada Türk adaletini tesis eden, Türk’ün bileğinin bükülmeyeceğini cihana kanıtlayan büyük cihangir…
Emir Timur, Türk milletinin sarsılmaz iradesinin ete kemiğe bürünmüş hâlidir. O sadece bir savaşçı değil, aynı zamanda devlet kurucusu, stratejist ve ilmin hamisidir. Ancak onun en büyük vasfı, Türklük şuuruna sahip olmasıydı. Zira o, Türklüğünü hiçbir zaman unutmamış, bunu en sert şekilde düşmanlarına hatırlatmış ve gerektiğinde onları yerle bir etmiştir.
Öyle ki, Fars dünyasının meşhur şairi Firdevsi, Şehnamesi’nde Türkleri sürekli küçümsemiş, aşağılamış, sanki Türk milleti mağlup olmaya mahkûmmuş gibi göstermeye çalışmıştır. Ancak tarih ne Firdevsi’nin ne de onun gibilerin yazdığı masallarla şekillenir. Tarih, yiğitlerin, fatihlerin, Türk’ün kanıyla yazılmış destanların gerçeğidir.
İşte Timur, İran’ı fethettiğinde Firdevsi’nin mezarına gider. Bu, yalnızca bir mezar ziyareti değildir; bu, bir milletin, binlerce yıldır süren destanının nihai zaferle taçlandığının nişanesidir. Timur, ayağını Firdevsi’nin mezarına vurur ve tarihe geçen şu sözleri söyler:
“Ey Firdevsi, kalk! Kalk da her satırında kötülediğin, aşağıladığın Türk’ü şimdi gör! Kalk da, küçümsediğin, hakaret ettiğin Türk’ün kudretine bak! Kalk da söyle, İsfahan mı güzel, yoksa Semerkand mı? Bağdat’tan şu yattığın yere kadar Fars bırakmadım! Topal ayağımın bastığı yerde ot bitmez oldu!”
Bu sözler, bir milletin kaderini değiştiren sözlerdir. Bu sözler, kendini üstün görenlerin, Türk’ü küçümseyenlerin tarihin karanlık sayfalarına gömüldüğünü gösteren bir vakıadır. Emir Timur, yalnızca bir şehri, bir ülkeyi fethetmemiştir; o, Türk milletinin onurunu, gücünü ve iradesini bir kez daha dünyaya ilan etmiştir.
Bugün bizlere düşen de aynı ruhla, aynı şuurla, aynı iradeyle Türklüğümüzü korumak ve yüceltmektir. Bizler, Emir Timur’un torunları olarak, tarihin bize yüklediği bu kutlu mirasın bilincinde olmalı, vatanımızı her türlü tehlikeye karşı savunmalı ve Türk’ün adaletini, gücünü, iradesini her yerde göstermeliyiz.
Unutmayın, Türk’ün töresi bellidir: Türk, yalnızca Allah’a boyun eğer, başka kimsenin önünde eğilmez!
Ve biz, bu kutlu yolda her zaman “Devletimizin, milletimizin ve Türklüğün emrindeyiz!”
#ibrahim-murat-gunduz
Necmettin Erbakan ve Muhsin Yazıcıoğlu: Davalarında Haklı Çıkan Unutulmaz Liderler
Busenaz Çakıroğlu: Şampiyonluk Yolunda Bir Baba-Kız Hikâyesi ve Türk Kadınının Zaferi
ÇANAKKALE: TURAN EVLATLARININ KANIYLA YAZILMIŞ ŞEREF BERATI!
https://issuu.com/ibrahimmuratgunduz
https://www.slideshare.net/slideshow/ibrahimmuratgunduz-allahinmaneviordusu-canakkalezaferi-pdf/276927234
https://www.scribd.com/user/626089421/Murat-Gunduz
https://www.slideshare.net/slideshow/ibrahimmuratgunduz-allahinmaneviordusu-canakkalezaferi-pdf/276927234